|
|
|
|
Gebiyaşi: Söylerim yana yana!
|
|
Makale: Kemal Özbıyık
Yaşı kırk ve üstünde olanların birçoğu
hatırlayacaktır. Büyüklerimiz zaman zaman bir
atışma “GEBİYAŞİ” tuttururlardı. İlk başlayan
girişe çoğunlukla,
—Soylerum yana yana, diye
başlardı
Karşılık verecek olan yanıtı hemen verirdi.
—Soyle derduni
bana.
Soyle derdun var ise, derman olayim sana.
Son zamanlarda çevremde neredeyse derdi olmayan
kimse yok.
Maddi sıkıntı herkesin öncelikli derdi.
Kimse kimseden maddi destek istemeye bile
cesaret edemiyor.
Çalışan insanlar bırakın zam istemeyi, seslerini
bile çıkaramıyorlar.
Emekli anne babalar çocuklarının en büyük
destekçisi.
Kaynana ile oturmam diyen gelinler şimdi onlara
gözü gibi bakıyorlar.
Yazımın girişinde kullandığım “Soylerum yana
yana” eskiden genel olarak sevda konusunu içeren
dertleri kapsamaktaydı. Çok azı da sağlık
sorunlarını içerirdi.
Doğrusu günümüzde yanıt veren kişi ben olmak
istemezdim. Onun için biri benimle “gebiyaşi”
yapmaya kalkarsa sanırım ona çare olamam. Zira
ilk isteyeceği şey maddi destektir. Benim de
maddi olarak destekleyecek gücüm olmadığına
göre, yapılacak en iyi şey susmaktır. Çevrem
işsiz insanlarla dolu.
Hem çalışan hem de işten ayrılan kişilerin
durumları çok kötü.
Çocuklu olanlar daha da fena.
Evi kendine ait olmayanların işi pek zor.
Eğitimlerini bitirmiş kız çocukları iş bulmaya
çalışıyor.
Eğitimi sonrasında askerlik görevlerini de
tamamlamış erkek çocuklar için de, aynı şey
geçerli.
İşini kaybetmiş anne babalar iş arıyor.
Emekli olanlar iş arıyor.
Emekliliği gelen insanlar emekli olmuyor.
Geçim korkusu hepimizi esir almış sanki.
Herkese, mülk almak için en iyi zaman bugün
diyorlar.
İşin güzeli bir yıldır aynı şeyi söylüyorlar.
Mülk almak için gerekli miktarı küçümsüyorlar
da, o küçümsedikleri miktar kimde var.
Ev almak şöyle dursun, evi olanlar geçim
sıkıntısı yüzünden evlerini satıyorlar.
Herkesin derdi başından aşkın.
On üç yıl önce bir şiir yazmıştım. Köyümdeki
sorunlarla başlayıp Arhavi’deki işsizliğe önlem
alınması gerektiğini vurgulamaya çalışmıştım.
Demek ki o yıllarda büyük şehirlerde iş
olanakları bu günden daha iyiymiş.
Şimdilerde en iyi iş yapan yerler kahvehaneler.
Dolup dolup taşıyor. İşsiz gençler, emekliler,
oraları dolduruyorlar.
Şiirimde imkân bulamayan değerlerin ilçemizi
terk etmekte olduğunu vurgulamıştım. Aynı şiirim
bu güne daha iyi uyum sağlamış.
İnsanlarımız iş bulup yurt dışına gidebilmenin
yollarını arıyor.
Her şeyin daha güzel olması dileklerimle on üç
yıl önce yazdığım şiirimi tekrar sizlerle
paylaşmak istiyorum.

|
Karalahana Bağımsız Karadeniz Gazetesi'nden makaleler:
Karadeniz Bölgesi haberleri
|
Çay, Türkiye'de en çok tüketilen içeceklerden
biri. Ancak çayın sofralara nasıl ulaştığını
yöre insanları dışında pek bilen yok. İnce Belin
Buğusu: Çay belgeselinin yönetmeni İsmail
Şahinbaş ile konuştuk.
Çay Belgeseli söyleşisi
|

Lazca - Türkçe
Sözlük
Lazuri - Turkuli
Nenapuna
İsmail
A. Bucaklişi & Hasan Uzunhasanoğlu. Lazca - Türkçe sözlük'ün tamamı
alfabetik olarak word dosyası olarak indirilebilir.
A
l
B
l
C l
Ç
l
Ç'l
D l
E
l
F
l
G
l
Ğ
l
H l
İ
l
J
l
K l
K'l
Ll
M l
N l
O l
P l
P'
l
Q l
R
l
S l
Ş
l
Tl
T'
l
U
l
V l
X
l
Y l
Z l
Z'l
3
l
3'
l
Lazca filller l
| |
|
| |