RESİMLER
| |
|
|
| |
|
|

Karadeniz Kültür Ürünleri
Sonunda elimde kalan,
bir avuç hüzün ve keder
Atalay YILMAZ,
“Karadeniz’in
İncisi SERANDER-Nayla”
Kitabının Yazarı.
Kültürün en genel ve
sevdiğim tanımı şudur: “Doğadan koparılan ve
insanı kılınan her şey”. Doğu Karadeniz
bölgesindeki sosyal yaşantı günümüzde bile
doğayla iç içe, onunla mücadele şeklinde
sürüyor: “Tilmaç”la sırtına bağlı odunlarla
daracık patikalardan yukarıya doğru “arguri”
yürürken, günün doğumuyla uyanıp havanın
kararmasıyla birlikte yorgunluktan uyurken,
elindeki “krebi” ile kışlık yakacağını üç dört
saatlik mesafedeki ormanlardan keserek
getirirken, yamaçta kazdığı çukurun önünü taşla
örerek su elde ederken, toprağın yağmurdan sonra
“aboşimas” etmesiyle birlikte çapa yaparken,
eldeki bir iki demir aletle “külek, yayık”
yaparken, topladıkları fındık dallarıyla çeşitli
sepetler örerken... İnsanın doğa karşısındaki
var oluş süreci aynı zamanda “doğadan
kopardıklarına” da bağlı. Bu anlamda
geliştirilen en ilkel kültürel objeler ağaca
dayalı ürünler, ahşap kulübeler olmuştur. Bunun
en güzel örneği “tahta kaşık”lardır. Bunun
dışında tamamı ağaçtan olan evler, merekler,
seranderler, hamur teknesi, beşik, keten tarağı,
keten tokmağı, keten kılıcı, dokuma tezgâhları,
kemençe, bal petekleri, kitali, hardoma,
külekler, yayıklar, değirmenler, köprüler,
sallar, sandalyeler vs. vs. ağaca dair kültürün
ne kadar zengin olduğunun bir göstergesidir.
Doğu Karadeniz bu anlamda Türkiye’nin en zengin
kültürel objelerinin yer aldığı bölgelerinin
başında gelmektedir. Bunda bölge insanın kapalı
ekonomi devrinde kendi ihtiyaçlarını
kendilerinin gidermesinin etkisi büyüktür. Bunun
yanı sıra çeşitli halk topluluklarının ve
onların zengin kültürlerinin birbirlerini
etkilemeleri de gerek el ürünlerinde, gerekse
günlük ihtiyaçların karşılanmasında işlevi olan
kültürel ürünlerin çeşitlenmesinde önemli rol
oynamışlardır.
Karadeniz’de tamamı ahşaptan yapılan birçok
mekân ve yapıyı günümüzde bile –özellikle
yaylalarda, yüksek köylerde- görmek mümkündür.
Ağaç, bir dönem tamamen, bir dönemde ise taş ile
birlikte temel yapı elemanlarından biriydi.
Bölge insanının uzun bir süre ağaç ile iç içe
bir yaşam sürdüğünü, tüm konut ve mekân
ihtiyaçlarını bir dönem tamamen ağaçtan
karşıladıklarını günümüze kadar gelen yapılardan
ve eserlerden de anlıyoruz.

Bölge insanının çok önceden tahta kulübelerde
yaşadıklarına dair ünlü coğrafyacı Strabon’da da
küçük bir kayıt vardır: “Yukarı Kolkhis’teki
Moskhia dağlarıyla birleşen ve çok kayalık olan
Skydises dağı ve aynı zamanda Sidene ve
Themiskra bölgesinden Küçük Armeniya’ya kadar
uzanarak Pontos’un doğu tarafını meydana getiren
Paryatros dağı da vardır. Şimdi bütün bu
dağlarda yaşayan insanlar tamamiyle vahşidir.
Fakat Heptakonot’lar daha da kötüdür. Bazıları
ağaçta veya seyyar ahşap kulelerde yaşarlar. Bu
ahşap kulelere “Mosyn” dendiğinden, antik
dönemde bu insanlar Mosinetler olarak
adlandırılır. Bunlar, vahşi hayvan ve ceviz
yerlerdi. Bunlar ahşap kulelerinden atlayarak
yolculara saldırırlardı” (Strabon, Antik Anadolu
Coğrafyası, Sf. 28-29).
Karadeniz’in orman açısından bereketli bir bölge
olduğu biliniyor. Derin ladin, kestane,
kızılağaç, gürgen ormanları günümüzde de
varlığını koruyor. Hal böyle olunca doğal olarak
çeşitli ihtiyaçlar da ormandan, ağaçtan
karşılanıyordu: Ev, ahır, kulübe, köprü, çit,
merek, ev eşyaları, kaşık, sandalye, çatı
kaplaması (Hardoma), kapkacak vb. vb.
Ağaca dayalı kültür ürünleri ile buna bağlı
dokumacılık ürünlerinin zenginliğinin yanı sıra,
Doğu Karadeniz’i kültürel objeler açısından
zengin kılan bir unsur da taş işlemeciliğinin
yanı sıra “bakırcılık”dır. Sosyal yaşantıda ilk
ortaya çıkan kültürel objelerde önceliği
ihtiyaçlar belirler. Bu anlamda en başta gelen
ürün “bakır kazan”lardır. Bunu bakır tencere,
bakır tava, bakraç, tabak vb. takip etmektedir.

Doğu Karadeniz kültürel objeleri aslında o kadar
çok çeşitlidir ki her biri ayrı bir yazının
konusu olabilir. Bu konu altı ana başlıkta ele
alınıp incelenebilir. (Vakıf ve dernekler bu
türden yerel araştırmacılara destek olmalı, bu
konuyu canlı tutmalıdırlar):
1) Ağaca dayalı kültür ürünleri: Konut kültürü,
üretim araçları kültürü, ulaşım aracı kültürü,
el aletleri kültürü, günlük kullanılan araç
gereç kültürü, dokumacılık kültürü... Bu
kategoriler çoğaltılarbilir.
2) Taşa tayalı kültür ürünleri: Değirmen kültürü
(kavramlar ve ürünler), taş yapı çeşitleri ve
kültürü, el aletleri vs.
3) Bakır ve demire dayalı kültür ürünleri: Evde
kullanılan kültür ürünleri, estetik ürünler vb.
4) Dokumacılıkla ilgili kültür ürünleri: Keten
üretim araçları, keten tezgâhı aparatları,
kaytan, tilmaç üretim araçları vb.
5) Toprağa dayalı kültür ürünleri: Tarıma dayalı
kültür ürünleri, üretim araçları, el sanatları
ürünleri vb.
6) Sosyo kültürel ürünleri: Düğün, panayır
giysileri, folklorik kıyafet çeşitleri, günlük
yaşamda Karadeniz’e özgü kültür ürünleri vb.
Fakat maalesef kent kültürünün yavaş yavaş
köylere de bulaşması, medyanın geleneksel
kültürleri yok edici etkisi, sosyal çözülme ve
göçler Karadeniz’in bu zengin kültürünü de yok
etmektedir. Buna karşı direnmek de şimdilik
umutsuz bir çaba gibi görünüyor.

Yalnızca gözyaşı dökebiliriz yitip giden
anılarımıza. Sonunda elimde kalan, bir avuç
hüzün ve keder.
e-mail:
[email protected] web:
http://serender.atspace.com,
www.karadeniz-serander.com
|
|
| |