Karalahana Karadeniz Forum
Şubat 09, 2010, 01:46:35 ÖÖ *
Merhaba, Ziyaretçi. Lütfen giriş yapın veya üye olun.

Kullanıcı adınızı, parolanızı ve aktif kalma süresini giriniz
Duyurular: Mesajların sonuna eklenen fotoğraf, müzik veya text dosyalarını görüp açabilmeniz için forumumuza üye olmalısınız.
 
   Ana Sayfa   Yardım Ara Takvim Giriş Yap Kayıt  
Sayfa: [1] 2 3   Aşağı git
  Bu Konuyu Gönder  |  Yazdır  
Gönderen Konu: Karadenizli kemençe Ustaları (sabit)  (Okunma Sayısı 25995 defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
admin
Macukali
Yönetici
Lahana Turşusu
*****

Karma: +98/-60
Offline Offline

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 4760



Üyelik Bilgileri WWW
« : Mayıs 25, 2006, 10:48:44 ÖÖ »

Bu başlık altında yöresel müziğimizin ustalarına ilişkin bilgi, yorum vefotoğrafları paylaşalım. Bu listeye girmeye hak kazandığını ya da aday olduğunu düşündüğümüz sanatçıları ekleyelim.

Karadenizli kemençe Ustaları

·       Halil Kodalak: 1878 yılında, Görele’nin Karadere köyünde doğmuştur.

Lakabı Karaman olup kemençeyi Kandahor köyünden Kuyucuoğlu ile Tuzcuoğlundan öğrenmiş, Piçoğlu ve Durkaya’nın ustasıdır.

·       Rize’li Sadık (Aynacı): 1888 yılında, Rize’nin Yeniköy mahallesinde doğmuştur.  1946 yılında Istanbul’da vefat etmiş olup, plak kayıtları mevcuttur.

·       Fehmi Alan: 1900 yılında Maçka’nın Ipsela (Ocaklı) köyünde doğmış, 1958 yılında vefat etmiştir.

·       Piçoğlu Osman (Gökçe): 1901 yılında Görele’nin Daylı köyünde doğmuş, 1946 yılında Istanbul’a yaptığı bir gemi yolculuğunda vefat etmiştir. Lakabı, ustası Halil Kodalak’ın bir kızgınlık anında sarfettiği “Ula piçoğlu piç” sözünden kalmıştır.

Görele tarzı kemençe stilinin ardıllarını etkilemesinin yanısıra tüm zamanların en sevilen kemençecilerinden biri olmuştur.

·       Salanoy’lu Mehmet (Yavuz): 1908 yılında, Maçka’nın Salanoy mezeresinde doğmuş, 1974’de Istanbul Zeytinburnu’nda vefat etmiştir.

·       Hüseyin Dilaver: 1910 yılında Sürmenenin Aso köyünde doğdu. Kemençe çalmayı aynı köyde bulunan yaşlı bir Rumdan öğrendi. 1937-1941 yılları arasında Trabzon’da fırıncılık ve Karbük Demirçelik iş-letmesinde memur olarak çalıştıktan sonra önce Adapazarı sonra Istanbul’a yerleşti. 1964 yılında vefat eden Hüseyin Dilaver kemençe tekniği, geniş repertuarı ve özellikle denizci Türküleriyle ardılları üzerinde en çok iz bırakan sanatçıdır.


·       Durkaya Kemal (Ipşir): 1911 yılında Görele’nin Ardıç köyünde doğmuş ve 1988 yılında vefat etmiştir.

·       Hasan Tunç: 1913 yılında Maçka’nın Mağura köyünde doğmuştur. Yedi çocuklu bir ailenin en büyük oğlu olan Tunç 9 yaşında geçirdiği bir kaza sonucu sağ gözünü kaybetmiştir. Asıl mesleği yorgancılık olma-sına karşın Istanbul radyosunda uzun süre program yapmış, 1986 yılında Istanbul’da vefat etmiştir.

·       Osman Genç: 1915 yılında Maçkanın Soldoy köyünde doğmuştur.

·       Hasan Duman: 1920 yılında Ordu merkez Uzunmusa köyünde doğmuştur.

·       Hasan Sözeri: 1921 yılında Rize’nin Portakallık semtinde doğmuş, Ankara Rad-yosu’nda “Karadenizden Sesler” programı yapmış, 1970 yılında Ankara’da vefat etmiştir.

·       Ferhat Özyakupoğlu: 1921 yılında, Maçka’nın Meksila köyünde doğdu. Kahvecilik yapan ve bir süre Ankara Radyosu’nda çalıştıktan sonra 1974 yılında vefat etmiştir. Lazutlar salkım saçak adlı türküsüyle tanın-mıştır.

·       Bahattin Çamurali: 1928 yılında Sürmene’nin Cida köyünde doğmuştur. 1991 yılında Istanbul’da vefat eden Çamurali, gerek derlediği ve bestelediği türküler gerekse kemençe tekniği açısından tüm zamanların en iyi kemençecilerindendir.

·       Ali Rıza Temelli: 1930 yılında Sürmene’nin Gölansa mahallesinde doğmuştur.

·       Koryana’lı Hüseyin (Köse): 1938 yılında Akçaabat’ın Koryana köyünde doğmuş, 1996 yılında vefat etmiştir.

·       Fahrettin Dilaver: 1931 yılında Sürmene’nin Aso köyünde doğmuş olup, Hüseyin Dilaver’in oğludur. Hayatının bir bölümünü Almanya’da geçiren ünlü kemençeci 2004 yılında vefat etmiştir.

·       Sami Mataracı: 1931 yılında Maçka’nın Mataracı köyünde doğdu, asıl mesleği yorgancılıktır.

·       Ahmet  Yanık: Şalpazarı’nın Yanık köyünde 1935 yılında doğmuş, 1996 yılında vefat etmiştir.

·       Sinan Kaya: 1937 yılında Maçka’nın Mağura köyünde doğmuş, 1957-60 yılları arasında Istanbul Radyosu’nda kemençe programları yapmıştır.

·       Katip Şadi: 1938 yılında Görele’nin Derekuşçulu köyünde doğmuştur. Görele stilinin yaşıyan tek büyük üstadıdır.

·       Mehmet Sırrı Öztürk: 1938 yılında, Görele’nin Kemikli mahallesinde doğmuş olup, Piçoğlu’nun talebesidir.

·       Saffet Genç: 1941 yılında Maçka’nın Soldoy köyünde doğmuştur.

·       Şevket Köroğlu: 1947 yılında Akçaabat’ın Sıdıksa köyünde doğmuştur.

·       Hacı Kahvecioğlu: 1952 yılında Ak-çaabat Eriklide doğmuştur.

·       Ali Çinkaya: 1953 yılında Şalpazarı’nın Doğancı köyünde doğmuş, 1994 yı-lında vefat etmiştir.

·       Yusuf Cemal Keskin: 1954 yılında, Dernekpazarı Zezonaza köyünde doğmuştur. Gençliğinde Görele tarzından ardından Çamurali’nin stilinden etkilenmiş zamanla  sürat ve ritm açısından benzersiz kendi stilini bulmuştur. Çok sayıda kaset dolduran Keskin, gerek derlediği ve bestelediği türküler açısından gerekse bir dönem 4 telli kemençe kullanması gibi deneysel olandan kaçınmamış bir müzisyen olup, Trabzon tarzı kemençenin yaşayan üstadlardan birisidir.

·       Hayri Yaşar Karagülle: 1954 yılında Akçaabatta doğmuştur.

·       Sait Uçar: 1957 yılında Tonya Ağasar’da doğmuştur.

·       Dursun Dereli: 1960 yılında Of’ta doğmuştur.

·       Hüseyin Bıçak: 1965 yılında, Giresun’un Dereli kazasının Çalca köyünde doğmuştur.

Karadeniz’li  mübadil kemençeciler:

 
·       Stavris Petridis  (Trabzon Maçka)

Basit ve geleneksel çalma tekniğiyle öne çıkmasa da Karadeniz’linin duygu dünyasını belki de en iyi yansıtan tüm zamanların en iyi kemeçecilerinden birisidir.

Ekagien ke to Tsambasin" ve "Afino gia” adlı bestelerin de sahibidir.


·       Gogos Petridis (Bk. Gogo)

Yunanistan’da Kalamria’daki evinin önüne heykeli dikilen ve  mükemmel çalma sitilinden dolayı kemençenin Patriği olarak nitelendirilen tek kemençeci olan Gogos, 10 yaşındayken eevlenmiş ve Kostaki, Sava ve Stavri adında üç çocuk sahibi olmuş, tüm yaşamı boyunca kemençe çalmış, 1983 yı-lında vefat etmiştir.

·       Michalis Kaliontzidis

Veria’da oturan genç neslin parlak yıldızı aynı zamanda keman da çalmakta ve bir müzik okulu işletmektedir.

·       Kostas Theodosiadis
 

Yeni nesil kemençecilerden birisi olup adını geleneksel türküleri yorumladığı “Trapezoundetka” adlı CD serisi ile duyurmuştur.

 
·       Nikos Papavramidis

Türkçe türkülerde okuyan Gümüşhane’li kemençeci mübadele öncesi Trabzon’da sevilen bir kemençecidir.

Trabzon’lu yazar Ömer Asan’ın “Niko’nun kemençesi” adlı hikayesinin esin kaynağıdır.

 
·       Giorgoulis Kougioumtzidis

Yorgulis Kuyumcidis, Gogo’nun öğrencilerinden birisi olup “Papou” lakabıyla tanın-maktadır.

·       Kostakis Petridis

Gogo’nun oğlu olup inanılmaz yay tekniğiyle tanınmaktadır.

·       Andreas Kiougioumzidis

Yorgulis’in oğlu olup genç kuşağın iyilerindendir.

·       Kostas Siamidis

Yeni kuşak kemençecilerin parlayan yıldızı 1983 yılında şarkıcı Chrisantho ile 2000 yılında Fuat Saka ile de çalışmıştır (Lazutlar II, III)

·       Giannis Vlastimiadis

Bol alkol ve sigaranın yıprattığı boğuk sesiyle bol küfürlü türküler söyleyen tüm zamanların en çok sevilen ve aynı oranda sevilmeyen kemençecilerinden birisi olup, 2001 yılında Selanik, Kalamaria’da vefat etmiştir. Lakabı Çanakali’dir.

·       Dimitris Kougioumtzidis

·       Pella yakınlarındaki Nea Zoi köyünde yaşayan kemençecinin sadece Chrisantho’ya eşlik eden kayıtları mevcuttur.

·       Panagiotis Alsanidis

Kemençeyi tulum gibi akort ederek çalmasıyla tanınan Kalamria’lı bir kemençecidir.

Georgos Amarantidis

Makedonya’da bulunan Alonakia köyünde doğmuş, Atina’ya yerleşmiş geleneksel türküleri çalıp söyleyen bir kemençecidir.

·       Aristidis Mihailidis

Makedonya’da Pella’da Skidra köyünde yaşayan yeni kuşak kemençecilerden birisi olup, eşi de kemençecidir.

·       Theodoros Pavlidis

Daha çok karşılama ve çiftetelli tarzı türküler söylemekte ve çalmaktadır.


Kaynak: Öztürk, Özhan (2005). Karadeniz: Ansiklopedik Sözlük. 2 Cilt. Heyamola Yayıncılık. Istanbul.
ISBN 975-6121-00-9. Kemençe maddesinden (Sayfa 655-58). Izinsiz alıntı yapılamaz.
https://karalahana.com/
*Ekte Maçkalı kemençeci Stavris Petridis'in 1910 yılında arkadaşları ile Trabzon'da çektirdiği fotoğraf var

« Son Düzenleme: Mart 14, 2007, 09:48:35 ÖÖ Gönderen: admin » Logged
Karalahana Karadeniz Forum
« : Mayıs 25, 2006, 10:48:44 ÖÖ »

 Logged
admin
Macukali
Yönetici
Lahana Turşusu
*****

Karma: +98/-60
Offline Offline

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 4760



Üyelik Bilgileri WWW
« Yanıtla #1 : Mayıs 26, 2006, 08:58:34 ÖÖ »

Michalis Kaliontzidis



Günümüzen en önemlikemençecilerinden birisi olup Kavala'nın Dipotamo köyünde doğmuştur. 1978 yılında kemençe çalmaya başlayan ve Selanik'te birmüzikokulu işleten Kaliontzidis (Kalyoncidis) solo albümlerinin yanısıra Christodoulos Halaris, Domna Samiou, Chronis Aidonidis, George Dalaras, Mariza Koch, Thanos Mikroutsikos, Petros Gaitanos ve ünlü müzisyen Vangelis'le ortak çalışmalar yapmıştır.

* Ekte Pontian dances (Karadenizlilerin dansları) adlı üç CD lik albümçalışmasının ilki var. Vakit bulunca diğerlerini ve solo kemençe videolarını da eklemeye çalışacağız.
Logged
admin
Macukali
Yönetici
Lahana Turşusu
*****

Karma: +98/-60
Offline Offline

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 4760



Üyelik Bilgileri WWW
« Yanıtla #2 : Haziran 02, 2006, 07:20:19 ÖÖ »

1930 lara ait bir kayıt çok net değil ama Sera horon böyle çalınır denilecekcinsten...daha önce sitemizde yayınlamıştık

http://rapidshare.de/files/22005803/stavros_petridis1.WMA.html
Logged
admin
Macukali
Yönetici
Lahana Turşusu
*****

Karma: +98/-60
Offline Offline

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 4760



Üyelik Bilgileri WWW
« Yanıtla #3 : Haziran 02, 2006, 10:12:50 ÖÖ »


Aşağıdaki yazıyı yazalı 5 yıl olmuş aşağıya ekliyorum. Ekte ilk kasedinin kapağı var. Başka kopyası olmayan bu kasedi eğer geri vermediysem kaybetmişim demektir Gülümseme

Yusuf Cemal Keskin

Kemençenin yaşıyan efsanesi, 1954 yılında Trabzon'un Çaygara ilçesinin Zeno Zana (bugünkü Dernekpazarı Günebakan) köyünde doğdu. İlk ve ortaokulu Çaykara'da, liseyi ise ailece göç ettikleri İstanbul'da bitirdi. Yusuf Cemal kemençe sesinin eksik olmadığı evde daha emeklerken babasının kemençelerinin akorunu bozmak ve kurcalamakla günlerini geçiriyordu ki annesinin isteği üzerine babası ona bir kemençe hediye etti. Daha 5 yaşındayken eline geçirdiği bu büyülü aleti kafasına göre kurcalayarak babasının yaptıklarını taklit etmeye başladı. Ortaokul'da okurken düğünlerde çalıp aile bütçesine katkıda bulunuyordu. Babası gurbete İstanbul'a gitmiş Haliç tersanesinde çalışıyor eline geçen paranın bir kısmını köydeki ailesine gönderiyordu. O zamanın Katahor'u buğday ekmeğinin sadece adının bilindiği fakir bir yerdi. Sahili kısmen refaha kavuşturan çay tarımı iç kesimlere ulaşmamıştı. Genç Yusuf bu dönemde çayır kesmektense kemençe çalarak para kazanıyor ve kazandığı parayla köye at sırtında buğday çuvalları getiriyordu. Kısa zamanda ünü Çaykarayı aşıp Sürmene, Of ve Rize'ye ulaşmıştı.

1968 yılında İstanbul'a babasının yanına geldi. Babası Yusuf Cemal'i o zamanın kemençe ekollerinden Sırrı Öztürk ve Ali Genç'le tanıştırdı. Yusuf ilk dönemlerinde bu ustaların etkisinde kaldı. Dr.Hasan Akaç, Yusuf'u bu dönemde Türk folklor kurumuna götürdü. Bu arada Yusuf Cemal 3 tel yerine 4 telli kemençe çalmaya başlamıştı. Gençlik dönemlerinde babasından öğrendikleriyle kemençeye başlayan o dönemlerde moda olan Görele tarzından etkilenen Yusuf Cemal her zaman için en büyük usta dediği Bahattin Çamurali'yi ilk dinlediğinde pek hoşlanmıyacak ve bu tarzı garipsiyecekti. Sürmene'li Çamurali, kemençe sevdalılarının yere göğe sığdıramadıkları birisiydi; Görele, Akçaabat, Tonya 'nın kesik kısa melodik hızlı ritmik riflerin aksine ezgisel yönü ağır basan Sürmene'ye özgü bir tarzı vardı. Tok melankolik sesine uygun kalın kemençeyi ustalıkla kullanıyordu. Bir yayla şenliğinde Bahattin Çamurali'yi gören Yusuf ünlü ustadan bir Sürmene sallaması çalmasını rica eder. Plakları on binler basan çevresinden hayranları eksik olamayan büyük usta bu tanınmayan Çaygaralı genci önemsemez ve arzusunu yerine getirmez. Yusuf Cemal kırılmıştır, herkesin neden bu tarzı sevdiğini anlayamamaktadır, ustanın parçalarını çalmaya çalışır. İlk denemesinde beceremez, çalmaya uğraştıkça denedikçe ayrı bir dünyayı keşfeder ve Çamurali'ye yürekten bağlanır, ama bu büyülü dünyanın Çamuraliden ibaret olmadığını Yunanistan'a 1923 mübadelesiyle göçmüş Trabzonluların torunlarını yıllar sonra ilk defa dinlediğinde keşfedecek, yüreği aynı heyecanla dolacaktır. Trabzon'lu efsanevi kemençeci "Gogo" lakaplı "Stavris Petridis", Gümüşhaneli Niko Papavramidis, Trabzon ruhunu anavatandan binlerce kilometre ötede yaşatmış ve Sürmeneli Kalyoncidis, Maçka'lı Siyamidis gibi yeni kuşak mektepli virtüözlere örnek olmuştur. Yusuf Cemal kemençeyle savaştığı yılları geride bırakmıştır artık, kendi stilini bulmuş, coşkulu tarzıyla, sıksara havasında rakip tanımaz doğaçlama soloları ve kusursuz ritm duygusuyla horon ekiplerini kendinden geçiren bir usta olmuştur.

Yusuf Cemal'in hayatındaki bir dönüm noktasıda Kıbrıs savaşıdır. Kıbrıs'a çıkartma yapan askerlerin arasında bulunan Yusuf buradaki Rum evlerindeki pikaplarda "kemençe" plakları bulmuş ve kulaklarına inanamıştır. Mübadil Karadenizlilerin aynı enstrumanı yine aynı ruhla ve inanılmaz bir ustalıkla çaldığını keşfetmiştir. Burada tanıştığı insanlarla dost olmuş mektuplaşmış eski hemşerilerinin plak ve kasetlerini tedarik etmiştir.

Ustayla tanışması, ustanın memleketi Sürmenede olmuştur. Bir lokantada eğlenirken arkadaşları kemençe çalmasını isterler. Yusuf aynı lokanta Çamurali'nin arkadaşlarıyla ayrı bir masada oturduğunu görünce, Bahattin ağabeyden izin almadan çalmanın ayıp olacağını söyler. Usta bu amatörü pek umursamadan "eyi çalsun" der. Yusuf Cemal kemençeyi eline alınca, usta irkilir, etkilenmiştir. Yusuf'u masasına davet eder ama 4 telli kemençeyi eline alınca garipser. 4 telli kemençeyi ustalıkla kullanan Yusuf Cemal hem bu alanda teknik bir devrim yapmıştır, hemde hemen tanınan kendine özgü stilin yanısıra boğuk fakat kıvrak kemençe tonunu da yaratmıştır.

Yusuf Cemal ilk kasetini 1975 yılında başka bir enstrumanın eşliği olmadan tek başına yapmıştır, yazık ki bugün bu albüme dair herhangi bir iz kalmamıştır. Yusuf Cemal kemençeyi kendi deyimiyle "Alevi ustaların bağlamayı taşıdıkları gibi onurla" taşımıştır. Bahattin Çamurali içki masasından kalkmıyan birisi olmasına rağmen o masada yada herhangi bir yerde kemençenin temsil ettiği kültür mirasını anlayamıyacak insanlara nasıl hiç çalmamışsa, Yusuf Cemal'de aynı geleneği sürdürmüş müziğimizi içki mezesi yapmamıştır. Yusuf Cemal evinde 90 civarında kemençesi olmasına rağmen merhum babasının yıllar önce köyde yaptığı kemençeyi kullanmakta ve babasına minnet duygularını belkide bu şekilde ödemektedir.



Yusuf Cemal Keskin bir çok Karadeniz uşağı gibi kendi toprağından beslenmiş, kendi çimentosunu kendi karmış, kendinden önceki ustaların kıymetini bilmiş ve hiç kuşkusuz kendi sentezini yapmıştır. Kimsenin tartışamıyacağı gerçek ise özgün bir Yusuf Cemal kemençe stili olduğu ve genç kemençecilerin artık bu ustayı taklit ederek, yeni türkücülerin onun kapısını aşındırıp mesleğe adım attıklarıdır. Yunanistan'da Pontuslu kemençeciler bile onun parçalarını çalmakta, Türkçe türkülerine Rumca sözler uydurmaktadır. Yusuf Cemal kasetlerinde tek tük olsada "asin Holo erhume" benzeri girişlerle başlıyan, Trabzon Rumcası türküler okumuş ve köklerini hiç bir zaman inkar etmemiştir. Oğulları Yaşar ve Mustafa'ya da kemençe sevdasını aktarmış , babadan oğula sürdürülen bu geleneğin kopmasına izin vermemiştir.

1986 yılında yaptığı kasetinde o yıl piyasaya çıkan Yamaha DX7 adlı synthesizer'ı kemençeye eşlik çalgısı olarak kullanarak modern bir sound yaratmış ve bu açıdan Türkiye'de bir ilki gerçekleştirmiştir. Bu kasetteki Kaynana, Kalantar geceleri ve Çilli Kız adlı türküleri klasikleşmiştir.

1992 yılında 5.ve son kasetini yapmışsa da, bir kaç yıl sonra eski parçalarından toplama klasikler 1-2 adlı albümleri piyasaya sunulmuş ve sevenleri tarafından tüketilmiştir.

 
Logged
elamti
Ziyaretçi
« Yanıtla #4 : Haziran 27, 2006, 06:28:56 ÖÖ »

kardeş bilmiyonmu bizim sitenin rumlara büyük bir sevgisi vardır.80 sene önce kaçmasalardı bizim adam edeceklerdi.bekliyorlar ki geri dönsünler.adamlar bunların dedelerini sürmüş,katletmiş bunlarda varsa yoksa rum başka şey yok


Değerli üyemiz,
Forumda forumun varlığına, içeriğine ya da çizgisine muhalif üyeye ihtiyaç yok. Forumu beğenmiyorsanız, üyeliğinizi sona erdirebilirsiniz. Rumlara karşı değil bizim kültürümüzden koparıp, uzaklara taşıdıkları müziğimize ve onların müziğindeki, kıyafetlerindeki, dillerindeki Anadolu toprağı kokusunadır, hasretimiz sevgimiz. Paylaşmıyorsanız canınız sağolsun ama saygısızlık, alay ve bayağılık bizim forum ortamına ait değerler değildir. İnsan namus meselesi ya da bir başka sebepten birisini öldürebilir, aç kalıp hırsızlık yapabilir, korkusundan ya da kendini olduğundan farklı gösterme kompleksinden yalan söyleyebilir...hepsi affedilebilir, hoşgörülebilir... çünkü insana ait anlık zaaf neticesi, bugün birisini öldüren yarın başka bir canı kurtarabilir, aç kalınca çalan tok olduğu zaman başka bir açı doyurabilir, korkusunda yalan söyleyen bir gün inandığı ve doğru bulduğu değerler uğruna canını verebilir, bugün cahil olan-bilmeyen yarın öğrenince kamil insan olup etrafını aydınlatabilir. Bilgisizlik ve önyargı başka bir şeydir ama kanımca alay ve iftira burda ve ahirette  iflah olmayacak bir ruhun yansımasıdır, bulaştığı her yeri çürütür. Sizi şimdilik atmıyorum ama ikinci bir uyarı da yapmayacağım.
Admin
« Son Düzenleme: Haziran 27, 2006, 10:59:22 ÖÖ Gönderen: admin » Logged
sümela
Ziyaretçi
« Yanıtla #5 : Temmuz 19, 2006, 05:14:05 ÖS »

Gördüğüm kadarıyla kemençe üstadlarında yoğunluk Maçka,Görele,Sürmene olarak görülüyor bunları Rize izliyor sonra fazla olmamakla beraber tabii üstad açısından söylüyorum ağasar,tonya,akçaabat,of geliyor kemençe üstadları niye yoğun olarak hep aynı kazalardan çıkmış bilgisi olan varsa yazarsa sevinirim,  kendimde Maçkalı olduğum için bunu merak ettim...Saygılar
Logged
MezarKabuL
Karalahanacı
****

Karma: +4/-3
Offline Offline

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 299


Yurtta sulh,cihanda sulh...


Üyelik Bilgileri WWW
« Yanıtla #6 : Ağustos 16, 2006, 03:13:00 ÖÖ »

Katip Şadi hocamızda m.sırrı öztürk gibi picoğlu öğrencisidir bilmenizi istedim ayrıca M.Sırrı Öztürk'te Katip Şadi gibi Görele stilinin üstadlarından biridir kısaası bu iki hocamız gibi ne Görele'ye nede giresuna öyle hocalar gelir sevgi ve saygıyla...
Logged



Yurtta sulh,cihanda sulh
amatörkemençe
Yeni Üye
*

Karma: +0/-0
Offline Offline

Mesaj Sayısı: 2


Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #7 : Kasım 26, 2006, 10:27:26 ÖÖ »

burada kemençe linkleri veriyorsunuz ama ben linkleri açamıyorum farklı bir adres çıkıyor download yapamıyorum.bunu biraz aydınlatabilir misiniz ben de mi acaba bir sorun var?şimdiden teşekkürler
Logged
atalay53
Meraklı Lahana
***

Karma: +28/-6
Offline Offline

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 230



Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #8 : Nisan 17, 2007, 02:09:19 ÖÖ »

Bu kemençe rekor kıracak


Karadeniz kültürünün en önemli parçalarından biri olan yeri ve zamanı olmadan her daim her yerde Karadeniz insanını coşturan kemençe kaybolmayan kültür içinde yerinde korurken giderek daha da ilgi duyulan bir hal alıyor.  Karadeniz insanının vazgeçilmezlerinden biri olan kemençeye merak duyan Trabzo'nun Araklı ilçesine bağlı Yolveren köyünde yaşayan Fikret Bayraktar isimli vatandaş 2 metre 26 Santim büyüklüğünde yaptığı kemençesiyle Guiness rekorlar kitabına girmeye hazırlanıyor.Asıl mesleği öğretmenlik olan ve halen Araklı Yılmaz Çebi ilköğretim okulunda görev yapan öğretmen Bayraktar boş vakitlerini evinin altında açtığı atölyede kemençe yaparak değerlendiriyor. Kemençe konusunda oldukça iddialı olan Bayraktar ağacını getiren kemençe üstatlarına hiçbir ücret almadan kemençe yapabileceğini belirtirken şimdiye kadar erik, kiraz, dut, arduç gibi  bir çok ağaçtan 50 nin üzerinde kemençe imal ettiğini ve bunları ücretsiz olarak dağıttığını söyledi.Bir inat üzerine kemençe yapımına başlayan ve bunu hobi haline getiren Öğretmen Fikret Delal yaptığı dev kemençesiyle  Guiness rekorlar kitabına girmeyi bekliyor.


http://www.youtube.com/watch?v=35Eotw_KNkg
Logged
OfluKing
Yeni Üye
*

Karma: +0/-0
Offline Offline

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 6


oflu_king@hotmail.com
Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #9 : Nisan 17, 2007, 12:49:50 ÖS »

sayın admin siteye 2 3 aydır giremedim ..  önceden 3 4 sayfa mp3 vardı şimdi bunların hiçbirini göremiyorum .. acaba başka bi yere mi kaldırıldı bu kadar mp3 ler onu öğrenmek istiyorum .. vede bi şikayetim olacak .. neden yayla uşaklarından hiçbirinin mp3 lerini bulamıyoruz bu sitemizde..mesela şeref kara ve abdurrahman değermenci .. bunlar çok usta sanatçılardır sizde takdir edersiniz..fakat bunların şarkılarını nette bulabilme imkanımız olmuyor.. mesela neşat aydın ... bu 3'ünün mp3 lerini tehmin edebilir ve siteye koyarsanız .. bence üyelerin çok hoşuna gidecek .. başarılar diliyorum ... Gülümseme
Logged

karadenizli Memo
O sevtalis
Yeni Üye
*

Karma: +0/-2
Offline Offline

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 32



Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #10 : Nisan 30, 2007, 09:03:14 ÖÖ »

http://www.youtube.com/watch/v/uRiCZ2EvHCY

http://www.youtube.com/watch/v/j-L9bWBx37w

Bunlar da benden olsun...Yorumlarınızı esirgemeyin!!  
« Son Düzenleme: Şubat 06, 2008, 03:24:57 ÖS Gönderen: O sevtalis » Logged

so katoyi ta kosaras 
ena dio ovazun,
si kemences tin mepa
ta kortsopa tromazun
sis.44m
Yeni Üye
*

Karma: +0/-0
Offline Offline

Mesaj Sayısı: 1


Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #11 : Haziran 02, 2007, 10:23:42 ÖÖ »

burada kemençe linkleri veriyorsunuz ama ben linkleri açamıyorum farklı bir adres çıkıyor download yapamıyorum.bunu biraz aydınlatabilir misiniz ben de mi acaba bir sorun var?şimdiden teşekkürler
Logged
MezarKabuL
Karalahanacı
****

Karma: +4/-3
Offline Offline

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 299


Yurtta sulh,cihanda sulh...


Üyelik Bilgileri WWW
« Yanıtla #12 : Eylül 03, 2007, 06:26:52 ÖÖ »

DURKAYA KEMAL (İPŞİR)



HALİL KODALAK



PİCOĞLU OSMAN / GÖRELE



KATİP ŞADİ / GÖRELE



M.SIRRI ÖZTÜRK / GÖRELE





« Son Düzenleme: Eylül 03, 2007, 06:35:30 ÖÖ Gönderen: MezarKabuL » Logged



Yurtta sulh,cihanda sulh
woltran25
Yeni Üye
*

Karma: +0/-0
Offline Offline

Mesaj Sayısı: 1


Üyelik Bilgileri
« Yanıtla #13 : Eylül 23, 2007, 04:49:04 ÖÖ »

linkler ölmüş malesef
Logged
MezarKabuL
Karalahanacı
****

Karma: +4/-3
Offline Offline

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 299


Yurtta sulh,cihanda sulh...


Üyelik Bilgileri WWW
« Yanıtla #14 : Eylül 27, 2007, 10:32:00 ÖÖ »

kimin linkleri kardeş???
Logged



Yurtta sulh,cihanda sulh
Sayfa: [1] 2 3   Yukarı git
  Bu Konuyu Gönder  |  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  












MySQL ile Güçlendirildi PHP ile Güçlendirildi Powered by SMF 1.1.11 | SMF © 2006-2008, Simple Machines LLC XHTML 1.0 Geçerli! CSS Geçerli!