RESİMLER
| |
GEREKLİ
LİNKLER
| |
|
|
|
|
| |
|
|
Arhavide Evlilikle İlgili Örf ve
Adetler
Yazar Kemal Özbıyık
Arhavi’de eski dönemlerde evlilikler genelde
görücü usulü yapılırdı. Evlenme çağına gelmiş
olan kız ve erkek çocukları için uygun eş
aranırdı. Askerliğini yapmış, işi belli olan
erkek için annesi, yengesi, ablası vb. yani
yakın akraba bayanları kız araştırmaya başlardı.
Aynı köy veya mahallede olan bekar gençler zaten
birbirlerini tanırlardı. Erkek yakını olan
bayanlar çevrelerinde uygun birini bulduklarında
ailesine söylemeden önce kızla görüşüp kızın
başka birine ilgi duyup duymadığını ve erkek
için ne düşündüğünü öğrenirlerdi. Kızın
görüşünün olumlu olacağı anlaşıldıktan sonra
erkeğe kız hakkında ne düşündüğü sorulur ve
erkeğin de olumlu bakması halinde bu evliliğin
gerçekleşmesi için çalışmalara başlanırdı.
Öncelikle kız annesine yakın bir bayan aracı
olur ve erkeğin özelliklerini öne çıkararak
niyet belirtirdi. Kız annesi bu niyet için eşine
danışır ve onun görüşünü alırdı. Kız babasının
da olumlu bakması durumunda anne erkek tarafını
bir gün çay veya yemeğe çağırırdı. Bu davet
kızın verileceği anlamını taşımazdı. Ancak Erkek
tarafı kız tarafına düşüncelerini açar ve bir
cevap beklediklerini dile getirirdi. Bu ön
görüşmede erkeğin işi, geliri, evlenince nasıl
ve hangi evde yaşayacağı gibi konular açıklığa
kavuşturulurdu.
KIZ İSTEME ve SÖZ KESME
Kız tarafı daha sonra kendi aralarında aile
büyükleri ile görüşür ve olumlu görüş çıkması
halinde erkek tarafına buyurun haberi
gönderilir. Erkek tarafı yakın akrabaları ile
birlikte kız evine gider ve kız resmen istenir.
Çok nadir olarak kız verildiğinde kızın nüfus
cüzdanının da verildiği olur. Ancak cüzdanın
alınması resmen söz kesildiği anlamını
taşıyacağı için mutlaka ağırlığı olan bir takı
yapılması gereklidir. (Burada kızın nüfus
cüzdanının verilme amacı nikah işlerine
başlanması içindir.) Bazı durumlarda gençlerin
sözlerinin kesildiğini kamuoyuna açıklamak amacı
ile (çok kısa zaman sonra ) aileler arasında söz
kesme merasimi de yapılır. Söz kesme merasiminde
erkek bulunmaz ve kıza söz yüzüğü takılır.
Ailelerin bayanları nişan öncesi hazırlıkları
yaparlar.
NİŞAN (SİCAŞİ Ç’ANDA)
Nişan kız evi tarafından yapılır. Genellikle
evin avlusu bu iş için kullanılır. Komşularla
sıkı bir yardımlaşma sonrasında kız evi bir
bayram yerine dönüştürülür. Genellikle sulu
yemeklerden kaçınılır. Nişana gelen kız tarafı
davetlileri tepsilerle laz böreği ve laz
baklavası getirirler. Tepsinin kenarına yakınlık
derecelerine göre beyaz ipek mendil ve kavrulmuş
fındık konulması adettendir.
Erkek tarafı davetlileri erkek evinde toplanır
ve kız evine birlikte gidilir. Geline alınan
bütün ağırlıklar (eşya dahil) bir valizde
toplanır ve heyet olarak kız evine gidilir.
Nişanda erkek tarafı davetlileri misafir kabul
edilir. Kız evine belli bir mesafe kalınca kız
tarafı kafileyi karşılar. Kız evine varılınca
valiz kız tarafına teslim edilir. Valizdeki
kıyafeti gelin giyer. Bu arada eğlence
başlamıştır. Daha sonra sıra yemeğe gelir.
Yemekte öncelik erkek tarafındadır. Gençler için
bir sofra, yaşlılar için bir sofra kurulur. Her
sofrada bir sofra başı seçilir. Önce yaşlılar
sofrasının sofra başı, kız tarafından bir şeyler
ister (baklava,börek ve tavuk dolma vb.)
pazarlık sonrasında sıra gençler sofrasına
gelir. Burada da sofra başı istekte bulunur.
Dana ister, kız tarafı kabul etmez. istek mali
değeri azaltılarak devam eder. Baklavalar
börekler, pilavlar, et yemekleri gelir. Sıkı bir
pazarlıktan sonra canlı bir horoz veya tavukta
anlaşılır. Pazarlık sırasında herkes önüne
konmuş bulunan tabakları ters çevirmiştir.
Pazarlık uzadıkça arada kaşıklarla tabaklara
vurularak anlaşmanın yapılamadığı diğer
davetlilere duyurulur. Pazarlık tamamlanınca
herkes tabağını düzeltir ve yemek faslı başlamış
olur. Yemek faslından sonra baş köşeye gelin
getirilip oturtulur. Yanına da tatlıların
yanında gelen mendil şekerleme ve fındık
toplanmış olarak konulur. Gelinin annesi bunları
alır ve horon oynayan davetlilere verir. Burada
öncelik komut verenler ve damadın
arkadaşlarındadır.
Nişan gece geç saatlere kadar devam eder ve
çeşitli eğlenceler nişana neşe katar. Nişandan
sonra bile gelin erkek evine gidemez. Gelinin
Erkek evine gidebilmesi için yol açma (Gzaş
gek’idu) töreninin yapılması gereklidir.
YOL AÇMA (GZAŞ GEK’İDU)
Nişandan sonra en kısa zamanda yol açma töreni
yapılır. Bu törende erkek evi ev sahibidir ve
nişandaki roller değişmiştir. sayı olarak nişan
kadar kalabalık olunmasa da neredeyse ona yakın
davetli vardır. Erkek evi yemekleri hazırlar.
Baklava börek konusunda davetliler de katkı
yaparlar. Kız evinin davetlileri kız evinde
toplanırlar. Erkek evinden kızlı erkekli bir
gurup kız evine gider ve kızın arkadaşları
arasındaki gelini almak isterler, ancak kız
tarafı gelini ortaya alır ve onu erkek tarafına
göstermemeye çalışır. Erkek evine yaklaşınca
yolda durulur ve pazarlık başlar. Kızın
arkadaşları burada erkek tarafından taleplerde
bulunurlar. Ancak bu talepler can yakıcı olmamak
zorundadır. Bu pazarlık faslı da bitince eve
girilir. Evde damadın bulunduğu odaya gelin
yanındaki yakın arkadaşları ile girer. Damadın
yanında da kendi samimi arkadaşları vardır.
Evlenecek çift ilk defa bu şekilde bir araya
gelmiş olurlar. Yakın arkadaşlar odanın bir
ucunda kendi aralarında konuşurken nişanlılar da
kendi aralarında konuşurlar. Bu konuşma süresi
çok uzun tutulmaz. Zira herkes onları
beklemektedir. Yemek faslında bu kez öncelik kız
tarafındadır. Kız tarafı gelirken yanlarında
mendil, şekerleme ve fındık da getirmiştir.
Yemek faslından sonra oyun faslı başlar. Oyun
sırasında damat horona çağırılır. Damadın yakın
arkadaşları damadı muzip şakalardan korumak
zorundadır. Damada herhangi bir olumsuzluk
yaşatılırsa bunun ayıbı damadın yakın
arkadaşlarına kesilir.
Burada kız tarafından biri komut vermeyi
üstlenir ve ilk defa damat bağlama adı ile
oynanan oyun burada uygulanır. Bu oyun laz
ilçeleri içinde sadece Arhavi’de bulunmaktadır.
Damadı koruyan arkadaşları oyun sırasında bile
onun yanında olup horon içi veya dışından
gelecek muziplikleri önlemek zorundadır. Bu
tören bittikten sonra genellikle kız evine de
birlikte gidilir ve orada da kısa süreli de olsa
oyun oynanır.
Bu fasıldan sonra artık kız ve erkek her iki eve
rahatça girip çıkarlar. Kızın sorumluluğu daha
da artar. Zira tarla ve ev işlerinde kaynanasına
da destek olmak zorundadır. Bayram
hazırlıklarında kendi evi yanında gelin gideceği
ev için de tatlı hazırlar.
DÜĞÜN
Arhavi’de düğün erkek evinde (erkek evi
tarafından) yapılır. Belirlenmiş olan düğün
tarihinde düğünün yapılacağı ev ve evin avlusu
düğün için hazırlanır. Yemekler hazırlanır.
Erkek tarafı yakın akraba ve damadın yakın
arkadaşlarından oluşan bir heyet kız evine
gider. Kız o ana kadar kendisi tarafından
kullanılan odada hazır beklemektedir. Burada
gelin hemen evden çıkmaz. Erkek tarafı gelini
almaya geldiklerini ve düğün evinin hazır
olduğunu davetlilerin de gelini beklediklerini
söyler ve gelini bir an önce almak isterler.
Gelin evden çıkacağı zaman varsa erkek kardeşi
yoksa bir yakını evin kapısına konan çeyiz
sandığı üstüne oturur. Burada damat kardeş payı
tabir edilen bir bahşiş vermek zorundadır.
Alınan bu bahşiş yeni evlilere hediye olarak
geri döner. Bu merasimden sonra kız tarafının da
katılımı ile kalabalık bir gelin alayı halinde
erkek evine (düğün ev dışında bir yerde ise
oraya) gidilir. Yolda yol kesimi adeti de
vardır.Yol kesen kişilere küçük de olsa hediye
veya para verilir. Düğün yerine varmadan erkek
evi gelin alayını karşılar gelinle beraber gelen
davetlilere yer gösterilir ve düğün
başlar.Eğlence ve yemek faslı nişan töreni
gibidir.
EKLER
Evlenme geleneğine dahil olan bir adet gereği,
gelin ve damat düğünün yapıldığı gün de
sayılarak üçüncü gün çok yakın akrabalar
eşliğinde gündüzden kız evine gider. Büyüklerin
elleri öpülür. Akşama kadar kalınır akşam yemeği
yenir ve geri dönülür. Bu gelenek de
tamamlanınca evlilik ile ilgili adetler
tamamlanmış olur.
Söz kesiminden itibaren uygulanmakta olan bir
geleneğimize göre erkek tarafı geline, kız
tarafı da damada gelinlik ve damatlık yaptırır.
Bu adete göre gelin erkek tarafı izin vermeden
konuşamaz, istekte bulunamaz, yüzünü yazma ile
kapatır ve ayakta durur. Gelinlik yaptığı
kişiler izin vermediği sürece bu geleneğe uymak
zorundadır. Bu gelenek kapsamında senelerce
gelinlik yapan bayanlar vardır. Aynı şekilde
damat için de gelin tarafına damatlık yapılma
geleneği vardır. Damat eşinin yakınlarının
bulunduğu ortamda konuşamaz. Oturamaz, izin
verilmeden hiçbir yere gidemez. Bu gelenek saygı
ifadesi olarak uygulanmaktadır.
Arhavi’de bazı kaynaklarda var olmasına rağmen
kına gecesi yoktur. bunun yerine sayılabilecek
bir geleneğe göre söz kesiminden sonra kız,
yakın arkadaşları ile akraba bayanlarının
katıldığı bir küçük eğlence yapar. Bu gelenek
tamamen unutulmuş olan geleneklerimizden
biridir.
Kemal Özbıyık / ŞUBAT 2007 ANKARA
|
|
| |