Şimdi Yaylaya gitme
Zamanı

Zamanın, çoğu kez aniden
bastıran sisle ya da bir atmaca çığlığıyla
bölündüğü Doğu Karadeniz Yaylaları’nı eylülde
keşfetmek, doğanın en güzel yüzüyle tanışmaktır.
Doğu Karadeniz Yaylaları’na giriş kapımız,
Trabzon’un yemyeşil ormanlarla çevrili ilçesi
Maçka. Yaylalardan gizemli ortaçağ
manastırlarına, geleneksel lezzetlerden renkli
festivallere her adımda yeni bir sürpriz sunan
ilçeyi ikiye ayıran Coşandere’nin suları, Sumela
Manastırı’nı işaret ediyor. Zigana Vadisi’ne
doğru gittikçe güzelleşip dağların içine sokulan
yol üzerindeki Hamsiköy’ün sütlacı meşhur.
Uzungöl, Şolma, Lişer, Sera Golü, Mavura, Kiraz,
Lapazan, Çakırgöl, Çatma Oba, Düzköy, Karadağ,
Hıdırnebi, Kuruçam ve Sis Dağı; çevreye zümrüt
taneleri gibi dağılmış Maçka Yaylaları. Doğu
Karadeniz’in keşfedilmemiş hazinelerine açılan
Torul - Gümüşhane - Yayladere rotasında
Salmankeş Geçidi’ni aşarak ulaşılan Yağmurdere
Vadisi ise yörenin yüksek noktası. Yanbolu
Çayı’nın kıyısında yer alan Dumanlı Kasabası bir
zamanlar Santa adıyla kurulmuş 7 Rum köyünün
merkeziymiş. Mısır çorbası, mıhlama, kuymak,
hamsili kaygana, turşu kavurması, lahana
sarması, minci peyniri, ‘fikoki’ denilen
böğürtlen şurubu ve güveçte köy sütlacı gibi
geleneksel lezzetler size yöreyi sevdirecek.
Trabzon’un kapı komşusu Giresun’un doğa harikası
yaylalarına uzanarak gezinize farklı bir renk
katmak da elinizde. Kentin en gözde yaylası olan
Kümbet. Dereli ilçesi yakınlarındaki Karagöl
Yaylası, dört küçük dağ gölüyle ünlü. Melikli
Obası ve Kulakkaya Yaylaları ise kent merkezine
50 kilometre mesafede.
ÇAY, PEŞTAMAL, RAHLE
Doğu Karadeniz Yaylaları’na asıl ününü
kazandıran Rize’ye uzanıyor yolumuz. İyidere
sahilinden başlayan yol, uçsuz bucaksız çay ve
mısır bahçeleri arasından İkizdere Vadisi’ne
uzanıyor. Yol üzerindeki Güneyce, 150 yıllık
ahşap camileri, kestane ağacının dantel gibi
oyulmasıyla yapılmış. Vadiye adını veren
İkizdere, Köhçer ve Cimil Dereleri’nin kesiştiği
yerde çağlıyor. Manle Şelaleleri ve Vane
Kaplıcası dışında; renkli bir çarşısı var
ilçenin. Yöre kadınlarının başına bağladığı ‘keşan’
denilen bordo desenli el dokuması, kök boyama
peştamal, yün çorap, köy peynirleri, çay, ahşap
yayık ve rahleler çarşının gözde ürünleri.
İlçenin güneyindeki Dereköy ise İkizdere
Yaylaları’na giden bir uğrak noktası. Balıyla
ünlü Anzer Yaylası’nın yanı sıra; Çamlık, Puşula,
Gölyayla, Cimil, Çiçekli, Mahura, Yatak,
Buzluğan, Kaban ve Vaşa Yaylaları da burada.
Bölgeyi gezmek için konaklama, yemek ve
rehberlik hizmetlerinin sunulduğu Çamlık
Yaylası’nı merkez almak iyi fikir. 2 bin 600
metre ile Türkiye’nin en yüksek rakımlı iki dağ
geçidinden biri olan Ovit Zirvesi, Aygır Gölü
denilen bir buzul gölü ile taçlanmış.


MAKREVİS YOLLARINDA
Çamlıhemşin Yolu, göz alıcı bir yeşilliğin
içinde ilerliyor. Fırtına Deresi’nin oluşturduğu
Hemşin Havzası, Karadeniz’in vadilerle bölünmüş
sarp doğasını en iyi hissedebileceğiniz
yerlerden biri. Doğu Karadeniz’in en yüksek
dağlarıyla çevrelenen havza, 50 kadar yayla ve
70’ten fazla dağ köyünün sahibi. Bölgenin
yerleşim düzeni, dik ve sisli yamaçlara
dağılarak izole olmuş, kimi zaman sadece birkaç
evden oluşan mahallelerden ibaret.
Çamlıhemşin’in asıl sürprizi, Karadeniz’in en
gösterişli evlerinin bir araya geldiği Makrevis
(Konaklar) Mahallesi. Ormanlar ve sislerle kaplı
dik bir dağın yamacına inşa edilmiş 20 kadar
konağın en yenisi, 130 yıllık. Kesme taş ve
ahşabın kusursuz sentezini sunan yapıların
antikalar, çini sobalar ve nadide cam işleriyle
bezeli iç mekânları, vadi sahiplerinin zevkini
yansıtıyor. Bulutların üzerindeki yolculuğun
devamı, Çatköy - Verçenik rotası. Kemerli taş
köprüleri, kır lokantaları, esrarengiz
manastırları ve evlere erzak taşıyan minik
teleferikleriyle bu yemyeşil vadi, Kaçkarlar’ın
kalbindeki yaylalara tırmanıyor.


YILDIZLARA EN YAKIN
Fırtına Vadisi’nin
derinliklerinde, vahşi bir kanyonun ortasında
yükselen Zilkale, esrarlı ve romantik bir
görünüme sahip. Burası, aynı zamanda Kaçkar
Dağları Milli Parkı’nın giriş kapısı. 51 bin 550
hektarlık alana yayılan doğa parkı; 230’dan
fazla kuş türü, 550’si endemik olmak üzere 2 bin
300 civarında canlı türüyle başlı başına bir
gezi cenneti. Kaçkarlar’a doğru gittikçe
sarpalaşan dağ yolunun yüksek kesimleri, geniş
çayırlar ve yayla çiçeklerine bırakıyor yerini.
Dilek Dağı’nın eteklerindeki Çatköy’de ikiye
ayrılan yolun devamı; Elevit, Trovit, Palovit,
Amlakit, Kavron, Hazindağ, Samistal
Yaylaları’na; sağa ayrılan yol ise Hisarcık,
Çiçekli, Orta, Baş ve Hacıvanak Yaylaları’na
uzanıyor. Çatköy’ün yamaçlarından Fırtına
Vadisi’ni kuşbakışı izleyen Kito Yaylası yörenin
en güzel sırlarından. Balıklı Gölü, onlarca
pınarı ve güzel gözlü ceylanlarıyla Kito’da,
yeni yapılaşma hiç yok. Bulutların, pamuk
şekerine benzeyen kucağında yatan bu vahşi
yayla, bir başka dünya götürecek sizi...


YEŞİL ŞEMSİYE ALTINDA
Artvin’in dahil edilmediği bir Doğu Karadeniz
Yaylaları turu eksik kalır. Kaçkar Dağları’nın
el değmemiş doğasına sığınan Artvin; yayla
festivalleri, Gürcü kiliseleri ve doğa sporları
olanaklarıyla, Doğu Karadeniz’in en uzak ve
sürprizli köşesi. ‘Yeşil şemsiye’ olarak
adlandırılan Kafkasör Yaylası, boğa güreşleriyle
tanınıyor. Kafkasör’ün sırtını yasladığı Genya
Dağı’nın yamaçları, uçurumların kenarında
ilerleyen adrenalin düzeyi yüksek dağ
yollarıyla, off-road tutkunları için bulunmaz
parkurlar saklıyor. Dağın batısındaki Hatila
Vadisi, Artvin’in en geniş milli parkına sahip.
Dağcılık, kaya tırmanışı, trekking ve cip safari
için zengin olanaklar vaat eden yörede, Çoruh
Nehri’nin Yusufeli ile İspir arasında kalan
bölümü, dünyanın en iyi rafting parkurları
arasında gösteriliyor. Doğu Karadeniz
Yaylaları’nda akşamüstü saatlerde başlayan tatlı
esinti, her zaman olduğu gibi coşkulu horon
seslerini de getiriyor beraberinde. Ve dağlara
sevdalı yayla insanının elinde müzikal bir
şölene dönüşen tulum ve kemençe tınıları, tüm
gezginleri Karadeniz’e çağırıyor.


YOLA ÇIKMADAN ÖNCE
Doğu Karadeniz Yaylaları gezisinde uzun
yürüyüşler yapabileceğinizi göz önüne alarak,
burkulmalara karşı ayağınızı koruyabilecek, su
geçirmeyen botlar, yağmurluk ve rahat giyisiler
edinmenizde fayda var. Yürüyüşlere profesyonel
yerel rehber eşliğinde çıkmanız güvenlik
açısından çok önemli bir durum. Küçük
yaralanmalara, soğuk algınlıklarına ve mide
rahatsızlıklarına karşı önlem almayı unutmayın.
‘DOĞU KARADENİZ’İN EN İYİ MEVSIMİ EYLÜL’
(Bülent Saraloğlu, Profesyonel rehber)
20 yılı aşkın süredir Doğu Karadeniz’de
profesyonel rehberlik yapıyorum. Havanın daha
sakin olduğu, doğadaki tüm renklerin
doygunlaştığı ve yaz kalabalıklarının
görülmediği eylül ayında yaylalar bir başka
güzel. Rize’nin yeşil cennetleri İkizdere ve
Hemşin Vadileri, sayısız gezi parkuruna sahip.
Özgün yayla yaşamı, taş ve ahşap evleri, zengin
florası, dağ gölleri ve coşkun dereleriyle
bölgenin karakterini yansıtan Hazindağ, Hevek,
Pokut, Samistal, Kotençur, Hacıvanak, ve Kito
Yaylaları mutlaka görülmeli. Yürüyüş için en iyi
üç rota, Hazindağ - Pokut, Sal - Samistal ve
Zilkale - Kito. Rize’nin keşfedilmemiş
cennetleri Kavron, Çaymakçur, Polakçur ve Huser
Yaylaları lisenizde bulunsun. Kaçkar Dağları’nın
Artvin bölümünde kalan İspir yakınlarındaki
Çamlıkaya’da, yöreye özgü taş işçiliğinin en
güzel örneklerini görebilirsiniz