Trabzon’a 99 km ve Çaykara ilçesine 19 km uzaklıkta, Deniz seviyesinden 1090 m yükseklikte bulunan Uzungöl, dik yamaçları ve muhteşem orman örtüsü ile Alplerin güzelliğini geride bırakmaktadır. Vadinin ortasında bulunan ve yamaçlardan düşen kayaların Haldizen deresinin önünü kapatmasıyla oluşmuş göl, “Uzungöl” olarak bilinir ve çevreye aynı ad verilmiştir. Özellikle yakınındaki “Şerah” köyünün yöreye uygun tarzda yapılmış eski ahşap evler, doğanın güzelliğini tamamlar özelliktedir. Yerli ve yabancı turistlerin büyük ilgisini çeken Uzungöl, sahip olduğu turistik potansiyeli bakımından çok zengindir. Çevrede trekking, kuş gözlem, botanik amaçlı turların yanı sıra daha yükseklerdeki dağların arasındaki göllere veya yakınlardaki Şekersu, Demirkapı, Yaylaönü gibi diğer yaylalara geziler düzenleme olanağı vardır.
Yaban hayatı bakımından Uzungöl çevresindeki dağlarda ayı, kurt, yaban keçisi, tilki, kafkas dağ horozu gibi çeşitli hayvan türleri barınmaktadır.
Haldizen deresi vadisinde, heyelan sonucu dere yatağının tabii baraj şeklinde kapanması sonucu oluşan göl, çevresindeki ladin ormanları ile çekici bir peyzaj sergiler, Göl kıyısında yer alan Uzungöl yerleşmesi belediye teşkilatına sahip olup, alt yapı çalışmaları devam etmektedir. Trabzon’dan ulaşım, Çaykara’ya kadar 76 km, asfalt ve sonra da 19 km’lik stabilize yol ile sağlanmaktadır. Çaykara·Uzungöl yol bağlantısının ıslah edilmesi gerekmektedir.
Gölün su sathı, mevsiminde gelen su miktarı ile bağımlı olarak cüzi farklılıklar gösterir ise de, genelde boyu 1000 metre, eni 500 metre, derinliği ise 15 metre civarındadır. Gölde alabalık yaşamaktadır. Belediye tarafından hazırlanmış 1/ 2000 uygulama imar planı bulunduğu ifade edilen yerleşmede; geleneksel ahşap yayla yapılarının kuzeybatı yönündeki çayırlık yamaçlardaki konumundan, beton yapılarının kuzeybatı yönündeki çayırlık yamaçlardaki konumundan beton yapılar şeklinde göl kıyısına inmekte olduğu müşahede edilmiştir.Turizm Merkezi olarak belirlenen alanın ilgi odağı olan göl çevresinde topografya, yerleşme alanını sınırlamaktadır.
Bu nedenle kuzeybatıda belirlenen turizm yerleşme alanları ise kot farkı nedeniyle daha düşük rakımlarda kalmaktadır. Bu alanlarda yer alması düşünülen Konaklama tesislerinin göl ve civarını günübirlik, aktiviteler için yoğun şekilde kullanmak isteyecekleri muhakkaktır. Bu durumda, Turizm Merkezi gelişmesinin sağlıklı ve başarılı olabilmesi için göl çevresindeki yapılaşmanın kesinlikle kontrol altında tutulması gerekmektedir. Gölün Çaykara yönünden girişi bugünden büyük yapılarla (cami ve okul) kapatılmış durumdadır. Güneydoğuda yer alanda ise yapılaşma hızla artmaktadır.
Halen gölün güneyinde, Haldizen deresi yanında yer alan özel sektör tarafından yapılmış bulunan 52 yatak kapasiteli ahşap bungalovlardan oluşan tesis başarılı bir uygulama olarak dikkat çekmektedir.
Güneye doğru uzayıp giden Haldizen deresi vadisi büyük doğa zenginliklerine sahiptir. Uzungöl’e yaklaşık 10 ile 20 km mesafede dağların yüksekliklerinde yer alan 10′ kadar ufak göl yöredeki aktivite zenginliğini arttırmaktadır. Uzungöl’e bugün bile yabancı gruplar gelerek mevcut tesiste konaklamakta ve güneydeki göllere doğa içinde yürüyüşler yapılmaktadır.
UZUNGÖL’E NASIL ULAŞILIR
Karayolu (By Bus) : Trabzon’ dan Türkiye’nin hemen hemen bütün illerine karşılıklı otobüs seferleri vardır.
Deniz Yolu (Maritime Lines) :Trabzon yaz aylarında düzenlenen feribot seferleri ile İstanbul ve İzmir’e bağlandığı gibi, yıl boyunca B.D.T. Ülkelerine çeşitli seyahat acentalarınca gemi ve otobüs seferleri düzenlemektedir.
Hava Yolu (Air Lines) :Uluslararası trafiğe açık Trabzon Hava Limanından yurdumuzun bir çok iline hava ulaşımı sağlandığı gibi, Almanya, Hollanda, ve B.D.T. Ülkeleri ile de karşılıklı seferler yapılmaktadır.
ARAKLI-SÜRMENE-OF-ÇAYKARA-UZUNGÖL
Güne iyi bir kahvaltıyla başlamak günü iyi yaşamak için bir koşul, Kahvaltımızı alıp, sahile ulaşıyoruz, Doğu yönüne hareket ediyoruz. Karadeniz daima solumuzda. Samsun-Sarp duble otoyolunun inşası yoğun bir şekilde devam ediyor. Her taraf iş makinesi ve denizin doldurulması amacıyla kaya taşıyan kamyonlarla dolu, Her zamankinden dikkatli ve yavaş bir sürüş gerekiyor.
Sahili takip ettiğimizde hemen hemen birbirine bitişik ilçe ve belde merkezlerini görüyoruz, Üzülerek itiraf etmek gerekiyor ki, belki de ülkemizin en çirkin şehirleşmesi Binalar birbirine bitişik, genel olarak sıva ve boya yapılmamış bir şekilde Karadeniz’in sahilinin güzelliğini silip götürüyor, 6-7 katlı bir binanın örnek olarak 3. katının pencere ve camlarının olduğunu, diğer katlarının ise tuğlasının dahi örülmediğini çok sık görebiliriz.
Bunun sebebi her ne kadar bu çirkinliği örtmeye yaramıyorsa da, insancıl bir yönü var. Bir aile reisi kendinden sonra neslini de düşünerek, koca bir apartmanın inşasına başlıyor. Kaba inşaat nispeten ucuz olduğu için 5 kat 6 kat beton atılıyor. Öncelikle kendisi bir katına yerleşiyor, Sonra eline para geçtiğinde yavaş yavaş diğer katları da tamamlama yoluna gidiyor, Çocuklarından evlendikçe bir kat daha tamamlanıyor.
Çatı yapma meselesine gelince, malum çatı bir daire değildir ve çatının amacı binayı yağmurdan korumaktır, Onun içinde çatı yapmak yerine bir kat daha beton atmak daha akılcı geliyor Karadeniz insanına.
Biz böylece konuşurken Sürmene’ye geldik, Sürmene bıçakları, çakıları ile meşhur, Çarşıya şöyle bir girip sürmene bıçaklarına bakabilir İsviçre bıçakları ile karşılaştırabiliriz. Birde çalmasını bilmesek de Karadeniz’e gelip de bakmamak olmaz, Belediye binasının karşısında Sancak Kemençe imalat evi Hasan Sancağa uğramanız yerinde olur, Hediyelik satın alabileceğimiz gibi şöyle çalmayı da deneyebiliriz.
Sürmene çarşı içine girdiğimize göre, Amerika’daki UFO Tarikatı mensuplarının uzaylı olduğuna inandıkları Meyveş Ninenin köyüne de çıkabiliriz. Biraz karışık olduğu için çarşı içinde yolu sorup çıkmakta fayda var, Yaklaşık 30 dakika içinde beton düzgün bir yoldan Meyveş ninenin evine ulaşabiliriz.
Meyveş Nine Kırım savaşı sırasında çocukken bir gemiyle Sürmene’ye kaçan bir ailenin çocuğu. Öldüğünde 130 yaşında çok dinç ve sağlıklı bir insanmış, Yörede anlatılan Meyveş ninenin insanların hastalıklarını iyileştirebildiği, öldüğü güne kadar, bahçesinde çalışan, sesi tıpkı bir genç kız sesi olan, iyilik timsali bir insanmış. Meyveş ninenin hikayesi torunu olan ve NASA’da akademisyen olarak çalışan Prof, Dr, Alaatin Yıldız beyin uzun yaşamla ilgili bir arkadaş sohbeti sırasında ninesinin 130 yaşında öldüğünü, zinde ve genç kalabildiğini anlatmasıyla dünyanın ilgi odağı haline gelmiş.
Amerika’daki UFO tarikatı mensupları bir fon kurup Sürmene’de Meyveş nine adına bir anıt mezar inşa etmek için girişimlerde bulunmuş, anıt mezarın projesini ise İsrail’deki soykırım anıtının mimarı Derek Cooper’a yaptırmışlar bile. İnternet sayfası dahi bulunan Meyveş ninenin anıt mezarı çeşitli sebeplerle yapılamamış ama, bir mezan var, Meyveş ninenin evini, köyünü ziyaret için çıkarken tipik bir Karadeniz köyünüde görmüş olacaksınız. Çay bahçeleri içinde serpiştirilmiş genelde eski evler ilginizi çekecektir diye düşünüyoruz.
Sürmene’den yine doğuya hareket halindeyiz. Kastel deresine gelmeden sağda hemen yolun üstünde Memiş ağa konağı hüzünlü bir ihtişamla sizi karşılıyor, 18. yüzyıla tarihlenen bu konak müze olarak yakında hizmet vermeye başlayacak.
Trabzon’un en doğudaki ilçesi Of’a geliyoruz.İnsanların azimli ve çalışkan, neşeli oluşu Of ilçemizi tüm Türkiye’ye tanıtmış ve sevdirmiştir. Nasıl ki Türkiye’de Karadeniz fıkraları bir mizah konusu ise Karadeniz’de Oflu fıkraları bir ekoldür. Oflunun kurnazlığı şeytanla yarışması vs. gibi konuların geçtiği fıkralar Of’u ve Of insanını sevdirmektedir.
Of ilçesine girerken tabelayı takip edip sağa dönüyoruz, Çaykara yoluyla Uzungöl’e ulaşacağız. Yaklaşık 35 dakika sonra Dernekpazarı ilçesini geçip Çaykara ilçesine geliyoruz, Çaykara’dan 17 km, mesafedeki Uzungöl’e ulaşma süremiz ortalama 30 dakika. Bu süre hızlı bir şekilde tamamlanmakta olan asfalt çalışmaları ile daha da kısalacaktır, Asfaltlama çalışmalarında son rötuşlar tamamlanmaktadır. Uzungöl’e ulaştığımızda karşımıza küçük bir çarşı, fotoğraflardan tanıdığımız cami çıkıyor. Artık Uzungöl’deyiz.