Şamil HORULUOĞLU Turizm Araştırmacısı
Trabzon Kalesi, Yukarı Hisar, Ortahisar, Aşağı Hisar bölümlerine ayrılarak İncelenmektedir.
A— Yukarı Hisar: İç kaleyi koruyan ve Akropol vazifesi gören bu kısım, en eski bölüm olup şehrin içinde kapalı bir sitedir. İlk yaptırıldığı tarih milâttan önce 2000 yıllarına kadar inmektedir.
Doruğunda İmparator ve İmparator içenin ikâmetgâhları, bunların etrafında kendilerine soylular soylusu, Kürapalates, Sezar ünvanlan verilen prensler veya evlât edinenlerin binaları bulunur du. Bu binalardan başka kale muhafızlığı kâtipler ve hikmetliler sınıfının bulunduğu yapılar yeralmaktaydı.
‘ Bordüer’in ve diğer araştırmacıların yayınladıkları plân ve krokilerden anlaşıldığına göre; bu kılımda ayrıca Hipodrum kalıntıları, Tiyatro kesimi, John IV. ün kulesi, Hamam, Saray kalıntıları Cephane binası gibi yapılar yer almaktaydılar.
John IV. ün kulesi; yeri yıkılmış vaziyette ciddiyetini muhafaza etmektedir. Kale Johannes (John IV), tarihe «baba katili» olarak geçmiştir. Bu İmparator
Trabzon’da birçok kuleler yaptırmıştır. Trabzon Kalesinin daha iyi savunulabilmesi için 1446 yılında Yukarı Hisar içinde bulunan ve kendi adayla anılan kuleyi yaptırmıştır. Bu kule saray binasının kuzeyinde bulunur.
Saray; duvar kalıntılarından anla-şıldığına göre; kesme taştan yapılmış,
kare plânlı bir yapıydı. Etrafında kale muhafızlığı binaları vardı. İmparator Jüstinyen (527—565) zamanında yaptırılması muhtemeldir. Binanın çatı ve kat bölümleri ahşap olduğundan yok olmuştur. Sarayın bulunduğu sur helezonu bir şekil olmuştur.
Trabzon, o yüzyıllarda önemli bir j ticaret yolu üzerinden olduğundan doğal olarak kuvvetli bir kaleye de sahip olması gerekirdi.
M.S 257 yılında Gotlar, kale muha-fızlarının gece nöbetinde uyumalarından faydalanarak surlardan girip, şehri yağmaladılar. Surlar içersindeki halktan bir kısmını ölldürdüler, bir kısmım da esir alarak pazarlarda sattılar.
İmparator Jüstinyen, (527 :— 565) Trabzon da savunma ve halkmî yararla-nacağı binalar ve su ihtiyacını gidermek için su kemerleri yaptırdı. Bu İmparator kale surlarını yükselttirerek İmparatorluk Sanayım da mükemimel-
Trabzon Kalesinin güney tarafında bulunan iç kale diğer iki hisardan daha yüksek olup, güneyde iki katlı, kalın bir surla ve iki katlı kulelerle tahkim edilmişti. Yüksek kayalar üzerinde olması Yukan Hisar’ı korunması kolay hale getirmişti. Bu kısmın kuruluşu milâttan önce 2000 yıllarına kadar inmekte ise de; M.Ö. 756 yıllarında Milletli kolonistler tarafından ihya edilmiş olduğu görüşü kuvvetlidir. Ksonophon M.Ö. IV. cü yüzyılda «Onbirlerin» kalıntısı olan 8600 kişiyle Trabzon’a geldiğinde bu kaleyi görmüştür. Ve o zaman Trabzon’un Sinop’un kolonisi olduğundan bahseder.
Fakat Jüstinyen’in Trabzon da yaptırmış olduğu yapılıatrdan bugün hiç-birini görmek mümkün değildir.
Tabakhanenin iç kısmının cephesinde İmparator Jİüstinyen’in Grekçe kitabesi vardı. Bu kitabe Türkçe ve diğer dillerde de yayınlanmıştır. Kitabede şu sözler yazılıydı:
«Allahımız Hazret-i İsa inamına, Almanların, Gotlann, Frankların, Germenlerin, Attiklerin, Alanların, Vandal-ların, Afrikalıların dindar, Kutlu, şanlı, muzaffer, daimi sebastos, Ogüst otokrat İmparatoru Flavıios İustinianos, bu şehrin meydan yapılarını, Tanrı makbülü olan piskopos Uranios’un himmet ve nezareti sayesinde 483 senesi 3. cü İndic- tion da tamir ettirmişir»
483 yılının 3. cü İndiksiyonu milâdi takvime göre; 545 yılını gösterir.
Evliyıaı Çelebi Trabzon kalesinden şöyle bahseder: «Trabzon kalesi üç bölüktür. Birine Aşağı Hisar, diğerine Orta Hisar, îç kalesine Kule Hisarı derler. Fakat dağ tarafında cehennem kuyusuna benzer bir derin hendeği vardır ki, yetmiş yedi adam girer.»
İç Kalenin doğu kısmı, Kuzgundere mahallesine bakar surlıair tarafından korunur. Bunlar bazı yerlerde moloz, bazı yerlerde blok taşlardan meydana gelmiştir. Görünüş itibariyle diğer surlara nazaran dıaha eskidirler. Bu kısımdaki sur’un 20 metre yükseğinde, duvara yapışık olan bir kitabe vardır. Bu kitabe; H. 948 (1541) yılında, Şirvanşahzade Mirza Mehmet Bey’in yardıma ve çıaıbaşı ile onarıldığını belirtir.
İç kalenin güneyinde ve Saray bi-nasının batısında bugün dahi farkedilebilen sağır bir kıapı vardır. Ayrıca İç Kale de Yukarı Hisar ile Ortahisar’ı birbirine bağlayan iki kıapı daha bulunmak taydı. Bugün bu kapılar yoktur. Çünkü bunların yıkılarak şimdiki yolun yapılması için, ortadan .kalkması gerekli görülmüştür.
Gotlann milâttıatn sonra 257 sene-sindeki işgal ve talanlan, Selçukluların 1228 yılında Trabzon’u kuşatmıalan ve hüçumlan, 1402 yılında Timur’un, çok yakın arkadaşı Kıanber Lâkaplı Mir Mehmet’in fedakârlığı ile şehre girmesi, Türkmen Emirlerinin ve en son Fatih Sultan Mehmed 11 nin Trabzon’a karşı savaşlarda hücumaları önce Yukarı Hisar kısmından olmuştu.
Türk fütuhatından sonra bu kısmın etkinliği değişmemişti.
1 Trabzon valiliğine getirilen Osman
lI şehzadelerinin merkezi olmuştu.
Bazı araştırmacılara göre; bu kısımda Trabzon’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmed 11. bir yıl kalmış olduğu iddia edilir ki, bu görüş tamamen asılsızdır. Çünkü Fatih Sultan Mehmed II. fazla vakit kaybetmeden Trabzondan Tokat şehrine geçmiştir.
Fetihten sonra bu kısma Türk paşaları ve ileri gelenleri yerleştirilmiş, şehrin korunmasıyla görevli askerlere tahsis edilmişti.